Kazım dün ailesiyle birlikte keyifli bir gün geçirmişti. Sımsıcak bir ortam onun için yeterliydi. Biraz sohbet biraz çekirdek... İşte bu kadardı... Öyle çok fazla şeyde gözü yoktu.
'İnsanın işini
sevmesi ne güzel bir şey' diye geçiriyordu içinden. 55 yaşındaydı ama hala
ustasını unutamıyordu. Hatta ustasından yediği tokatın tadı damağında kalmıştı.
Ona göre insan hatalı olduğunda sarsıntı oluşturacak tepkiler
verilmeliydi.
İşe gitmesine daha iki saat vardı. Ama
artık uyanmıştı. Uyuyamazdı. Hele birde eskiler gözünün önüne geldimi uzaklara
dalar giderdi. Eşinin mışıl mışıl uykusuna özeniyordu. Ama bir türlü uykuya
dalamıyordu. Madem uyuyamayacaktı o zaman işe yarar bir şeyler yapmalıydı.
Biraz yürüyüş yapmaya karar verdi. Kıyafet, yol, duş... gözünde büyüsede artık
karar vermişti. İşe gitmeden önce kendisine vakit ayırması ona daha önceleri
hep iyi gelmişti.
Asansörde alt kat komşusuyla
karşılaştı. Komşusu onun spor kıyafetlerini görünce gülümsedi ve "nihayet.." dedi.
Bu kimbilir kaçıncı laf sokmasıydı. Göbeğinden ne istiyordu ki?
"Hadi beraber gidelim" dedi
komşusu.
Komşusu sabah sporunu eksik etmezdi.
Sadece bu yaşlı adam onun temposuna yetişebilir miydi? "Neyse.." diyerek kabul etti
teklifi.
Kâzım'ın komşusuyla keyifli bir iletişimi
vardı. Bir sene olmuştu taşınalı ama hiç beraber vakit geçirmemişlerdi.
Otuzuncu dakikada pes etmeye kendisini kodladığı anda komşu yüz otuz dakikalık
hedeften bahsediyordu. "Hadi ordan.." diye geçirdi içinden.
Komşusunun, enerjisiyle içi içine
sığmıyordu sanki. Koşmanın adı ne zamandan beri yürüyüş olmuştu? Biraz daha
yavaş gitse sohbet edebilecekti. Yavaşladıklarında sohbet etmeye zemin bulundu.
Biraz hayat meseleleri biraz bir şeyler derken konu işe geldi.
"İnsan önce müşterisinin
faydasına konsantre olunca işler nasıl su gibi akıp gidiyor değil mi?"
dedi komşu Kemal Bey.
Kâzım "Sadece paraya odaklananların mutsuz olduklarını görebiliyorum." diye karşılık verdi.
Kemal - Kesinlikle abi öncelik
gerçekten müşterin olmalı. O küçücük dükkanda üç tane çocuk yetiştirdim.
Aslında müşterilerim beni yetiştirdi. Onların güzelliklerini gördükçe hep malın
en iyisini almaya çalıştım.
- Değil mi abi. Yüzümüz hep gülsün emi.
- Zaten sen sert ve somurtkan davransan bedavaya da versen o dükkan bir süre ayakta kalabilir.
-Ya değil mi tebessümle müşteri karşılayınca insanlar şaşırıyorlar. Herkesin somurttuğu yerde sen tebessüm edince pırlanta gibi parlıyor görüyor musun?
- Görüyorum Kâzım gerçekten öyle... İşe ilk başladığım zamanlarda ustam, müşteri varken çalış ama yokken daha çok çalış derdi.
- Etrafı temizlemen, dükkanı müşterine hazırlaman, kapının önünü toparlaman. Gerçekten bunların hepsinin bir anlamı var.
- Evet müşteri kısmı bizim finalde gördüğümüz sahne. Arka planda ne yaptı da o dükkan doldu taştı? Hiçbir şey bir anda olmuyor be Kâzım.
– Hee! Aklıma gelmişken ben ne zaman söylenmeyi, şikâyet etmeyi bıraktım o zaman toparlandım. Çünkü dünyada problemler hep devam ediyor. Fırtına, yağmur, parti seçimleri, dolar kuru, altın bilmem ne oldu, ülke ne olacak şimdi... Bunlardan sıyrılınca işimin de ailemle geçirdiğim vaktinde kıymetine vardım.
- Kâzım abi iyi ki karşılaştık.
Sohbet bana çok iyi geldi. İnsan bazen doğru mu yanlış mı yapıyor diye
endişeleniyor. Benim için teyit oldu. Çünkü dürüst iş yapınca artık sana enayi
diyorlar. Bazen şüpheleniyorsun, enayi miyim diye.
Kâzım - İnsan anlık kazancı kâr
zannediyor.
İnsan iyi olanı 'iyi ki yaptım' demeli. Bu bize bazen bir sohbet esnasında gösterilir. Bazen yaşanan bir olaya şahit oluruz. Bazen bizden yaşça çok küçük bir çocuk tarafından anlatılır.
Ama mutlaka anlatılır.
Daha sonra kazandıklarının sana temas ettiğini görürsün. Evin, araban, çocuğun, eşin.
Bereketliymişsin, meğerse
bundan dolayıymış.
Önemli olan hiç kimsenin olmadığı yerde olabilmek...
Herkesin şikayet ettiği yerde fark oluşturabilmek?
Herkesin
somurttuğu yerde tebessüm edebiliyor musun?
Farkı açtın merak etme !
Ticarette bereketli nasıl olunur ne güzel yazmışsınız. Ticaretle uğraşan kişilerin muhakkak okuması geren bir yazı.
YanıtlaSilKesinlikle. Özellikle de müşteri varken çalış ama yokken daha çok çalış çok doğru. Böylece samimi de oluyorsun...
SilArada durup düşünmek lazım hakkaten, dalıp gidince kantarın topuzu kaçıyor. Unutuyoruz hangi konuda fark açmamız gerekiyor...
YanıtlaSilTeşekkürler, hatırlatıcı oldu..
Gerçekten Türkiyenin ahvalini çok iyi anlatmış, yok patates bu kadar olmuş şu şöyle bu böyle diyerek neyi değiştireceğiz, hiçbir şey. Halbuki sen insanların ihtiyacına odaklanıp tok gözlü olduğunda ALLAH zaten sana bereket yağdırıyor
YanıtlaSilMerhametli, güleryüzlü, tebessümlü olabilmek ve farkı açmak dileğiyle
YanıtlaSilİnsan andaki kazancı bereket zannediyor. Aslında bereket ne demek?
YanıtlaSilHayattaki sonuçlara konsantre olmak sebeplerimin keyfini bizden alır.
Sonuçlara bakmadan ihtiyaç gideren olmalıyız…
Elinize sağlık. İhtiyaç gideren insanın enayi olmadığını, başkasından bu şekilde duymak iyi geliyor…
YanıtlaSilGünümüzde böyle esnaflar çok nadir kalsa da bazen karşılaşınca, denk gelince insan ne kadar da mutlu oluyor... keşke bilsek gerçketen bereketin ne demek olduğunu... şikayet etmemenin bize ne kazandırdığını...kaleminize sağlık farkındalık kazandıran bir yazı olmuş...
YanıtlaSilDinleyecek olana mutlaka bir anlatıcı çıkacaktır…
YanıtlaSilInsan hep anlik kazanclara odaklaniyor ve ana odaklanan insan hep gergin ve mutsuz oluyor. Insan kendi kazancindan cok karsidakinin faydasini dusundugunde ve anda kazanma hirsini birakip yine karsidakinin faydasina iliskilerini yuruttugunde hem ticareti hem iliskileri bereketleniyor. Unuttugumuz yada onemsemedigimiz degerlerimize guzel dokunuslar yapilmis, okurken keyif aldim.
YanıtlaSilİnsan karşısındakinin faydasına düşünebildiğinde, kendisinide düşünenler olmaya başlıyor. Bu durum insanın hayatını, çevresini nasılsa bereketlendiriyor.
YanıtlaSilFark, farkı fark edip, farklı davranmaktan geçiyor belli ki... Ne mutlu o güzel farklılaşanlara :)
YanıtlaSilBaşarıya giden yolda sebepler oluşturmalı insan böylece ona teması olsun yetiştirdiği insanlara ve çocuklara da bunu yaptırabilirse o toplumun kalitesi artar
YanıtlaSilKimsenin olmadığı yerde kimse var gibi davranabilmek... Çok faydalı bir strateji...
YanıtlaSilİnsan çok özeniyor o kazancı iyi olanlara. Halbuki arkada dönen onca emek var. İnsan sonuca bakıyor. O sonuca vardıranı gözden kaçırıyor…
YanıtlaSil“Ne zaman şikayet etmeyi, söylenmeyi bıraktım o zaman toparlandım.” Emeğinize sağlık!
YanıtlaSilNereye giriyorsak selamlayarak ve tebessümle girmenin yarattığı olumlu etki bambaşka oluyor. Elması değerli kılan onun az olması, insanı değerli kılan ise çoğu kişinin dikkat etmediği ve yapmadığını yapabilmek oldu. Demek ki az olan değerli davranış sergileyenlerin diğer öykülerde insanın yapıp ettiklerinin sonucunu da kendisine teması yüksek olarak alıyor.
YanıtlaSilKapanmayacak bir fark olmuş ..
YanıtlaSilHerkesin somurttuğu yerde tebessüm edebilmek cümlesi beni çok etkiledi. İçerisinde bulunduğumuz Ramazan ayı günlerinde, oruç tutup gülümsemeyi unutan o kadar çok insan var ki. Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilİnsan anlık kazancı kâr zannediyor.
YanıtlaSilNe de güzel değinmişsiniz.
Emeklerinize sağlık👏🏻
Erken kalkan yol alır diye boşuna dememişler...
YanıtlaSiltebessümlü olmak , teşekkürlü olmak insanın varabileceği en üst nokta ama problemlerle boğuşurken pek de kolay olmuyor , özellikle de ticarette, evet zor ama belli ki kazancı çok yüksek, yapabilene ne mutlu:)
YanıtlaSilİnsanın en büyük engeli şikayeti… şikayeti bırakıp ben ne yapabilirim demeye başladığında ilişkilerindeki düğümler çözülüyor
YanıtlaSilİnsan gerçeğe göre davrandığında normalden çıkıyor. Farklı hale geliyor. Buda insanı tereddüte düşüyor. Zaten mesele normlara göre yaşamak değil gerçeğe göre yaşamak.
YanıtlaSilİnsanın istekleri saptırıyor insanı. Yoldan sapıncada her yol mübah oluyor ticarette. Zamanın gereği zannettiği bir çok şeyin yanlış olduğunu farkedebilse insan, problemlerde çözülüyor.
YanıtlaSilŞikayet konusuna da girilmiş olması güzel. Şikayet eden insan problemin çözümünden uzaklaşıyor. Algısı düşüyor ,bilinç kapanıyor. Bereketin hedeflendiği yerde tebessümle girilen kapıdan girilip bir süre sonra da şikayete karşı bir farkındalık oluşması ..bunlar kişinin öyküsünde hayırlı adımlar...
YanıtlaSilBir şeyin temas etmesi, hayır getirmesi insanların şu an da göz ardı ettiği ama çok önemli bir mesele..
YanıtlaSilİnsan zor zamanlar gecirsede tebessumlu ve sukurlu olmasi hem kendisini hemde karsisindakini iyi hissettiriyor.
YanıtlaSilKimsenin olmadığı yerde olabilmek.. zor ama yapabilen için ne kadar değer katan bir şey..
YanıtlaSilHee! Aklıma gelmişken ben ne zaman söylenmeyi, şikâyet etmeyi bıraktım o zaman toparlandım...
YanıtlaSilYaptığın işin bereketi esteği görselliği lezzeti, niyetin ve o işten keyif almanla artıyor🌻
ticarette , ailede ,ilişkide kazanan insan tüm hayatında üretimi olan insan , ellerinize sağlık
YanıtlaSilKarşındakine odaklanmak ve onun ihtiyacını gidermek üzerine çok anlamlı bilgiler.
YanıtlaSilAnlık kazanç isteği insanın bilincini daraltıp kazanma hırsı ile gergin ve şikayet eden hale getiriyor. Ellerinize sağlık :)
YanıtlaSilesnaflar için güzel tüyolar verilmiş
YanıtlaSilSonuçla ilgilenmeden insanın sebeplerine konsantre olması. Ne güzel anlatılmış elinize sağlık
YanıtlaSilŞikayet, insanı probleminin çözümünden uzaklaştıran, duygularını aktifleyen negatif tepki. Şikayetin sabırla ve bereket ile olan ilişkisini yazıda kavrayabilmek güzeldi. Emeklerinize sağlık.
YanıtlaSilSebeplere odaklanmak, komşum bana günaydın demesede ben gördüğümde o selamı verebilmek.
YanıtlaSilAnlık kazançları düşünmek yerine önce karşımızdakinin ihtiyacına odaklanabilsek bambaşka bir dünya yaşardık heralde.
YanıtlaSilİyi olanı iğiki yaptım diyebilmek güzel di önemli olan herkesin olamadığı yerde olmak herkesin yapmadığı nı yapmak işte ozaman güzel bir ticaret yapmış olursun
YanıtlaSilİnsan Egosunun zıttına hareket etmeyi başardıkça gelişiyor. Olumsuz sonuç aldıgında şikayet etmeden yoluna devam ettikçe başarıyı yakalıyor.
YanıtlaSilBereketli ticaret, gerçek esnaf
YanıtlaSilHerkesten önce hareket edip daha müşteri gelmeden müşterinin ikram etmeye başladığında kazanmaya başlıyor...
YanıtlaSilAslında satış müşteriye değil de müşteriyi yönlendirene yapılıyor galiba
Gerçek kazancı anlatan güzel bir yazı olmuş. Bereket peki bilmediğimiz bir konu. Hatırlattığın için teşekkürler
YanıtlaSil"Enayi" yi insanlar kötü,negatif birşey zannediyor ama "en iyi" demek aslında....
YanıtlaSilFarkı fark edilenlerden oluruz inşAllah... Ve umarım bu farkı fark eden... Tüm farklılıkları var eden olur... Olumlu yönde...
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı, elinize zihninize sağlık.
YanıtlaSilBasiti küçümsememek lazım. İnsanoğlu biraz güldüğü zaman konu nereden nerelere geliyor. Güzel gülümsemeler...
YanıtlaSilMüşterinin ihtiyacını düşünebilmek be güzel bir erdemlilik. Oysa maalesef çoğu esnaf elindekini satma derdindeyken neleri kaybettiğinin farkında olmuyor.
YanıtlaSilBize verilenden tatmin olmak anahtar kelimedir. Elimizdekinin kıymetini bilmek ve şükürlü olmak bizi bereketli kılar. Elimizdekiyle en iyisini yapmamız isteniyor. Şikayet etmeden Rabbimden razı olarak. İşte o zaman insanın sürekli hazzı arttar.
YanıtlaSilIste bizde bizim ustaya kiziyoruz bizim iyiligimizi isterse. Asil olaylarda orda basliyor.. sen isini ne kadar severek, emin, samimi, kaliteli yaparsan müsterinde o kalitede.. cok sükür 🤲🏻
YanıtlaSilEmeğinize sağlık
YanıtlaSilHiç bir dili bilmesede gülümsemeyi bilen ve müşteri gelmeden gelmiş gibi çalışan farkı açmış oluyor. Emeğinize sağlık
YanıtlaSilİnsan geleceğini tasarladığının farkına varınca aldığı kararlarda değişiyor.
YanıtlaSiler başlamanın bereket üzerindeki etkisi tahmin ettiğimizden de öte oluyor. sabah er başlamak, dükkanı açmada er başlamak, tebessümlü olmada er başlamak ve en önemli ihtiyaç gidermede er başlamak bizleri ötelere götürüyor...
YanıtlaSilÖyle bir bitir ki , insanlar asla bitirmeyeceğini zannetsinler
YanıtlaSilHem EVVEL ol hem AHİR…
Ki bulunduğun yerin sahibi olasın…
Müşteri yokken daha çok çalışmak...
YanıtlaSilBunu öğrenmesi bile çok keyifli...
Sadece tebessüm bile diğer insanlara fark açmamıza sebep oluyor gerçekten. Aslında bu yazı ile normal olması gereken şeyler için insanların kendini anormal bir sunum yaptığını zannetmesi...
YanıtlaSilSıkça görürüz uğradığımız esnaflarda, işlerin durgunluklarıyla ilgili şikayetleri ve bunlar devam ettikçe de çözüm marifetlerinin azaldığını.. Aslında biraz irdelediğimizde görürüz ki şikayet eden insanların ortak özelliği az bedel, anlık beklenti..
YanıtlaSilTebessüm gerçekten çok önemli boşuna sünnet değil
YanıtlaSilHer şikayet bir talep olduğundan , iletişim kurduğumuz karşımızdaki insana bir talepte bulunduğumuzu onun anlaması gerektiğini bazen unutabiliyoruz...
YanıtlaSilKazanıyor gibi gözükürken kaybetmek ne aci
YanıtlaSilYazının en sevdiğim cümlesi ana cümlesi , "İnsan anlık kazancı kâr zannediyor." öyle bir zamandan geçiyoruz ki çoğunluk anlık kazanç üzerine bir hayat sürüyor. bu yazı okunduğunda birilerinin fikrini hayatını değiştirebilir.
YanıtlaSilHerkesin zıddında olmak değil herkesin durduğu yeri değiştirmekmiş mesele...elinize sağlık
YanıtlaSilBu hayatta fark açtıran şey bereket ve şikayet etmemek halinden
YanıtlaSilBereketi anlatan bir yazı olmuş keşke daha önce anlayabilseydik
YanıtlaSilKendini kime gösterdiğin çok önemli..kim için ne yapıyorsun..Her şeyi yaparken insanın bir amacı olmalı..günümüzde helalinden kazanmak ne kadar zorlaştı..bize ateşi su olarak gösteriyorlar..İnsan hayatının bereketli geçmesi için çalışmalı..varsın dünyanın safı, enayisi biz olalım...
YanıtlaSilKâzım’ın söylediği bu derin düşünceler, hayatın anlamını sorgulamamıza neden oluyor. İşte bu sohbet, insanın iç dünyasına dokunuyor ve bereketin asıl kaynağının, emek ve sabır olduğunu hatırlatıyor.
YanıtlaSilZor ama insan bunu yapınca başarılı oluyor bu hayatta.
YanıtlaSilZora talip olmak tıplamda kazanmak demek
YanıtlaSilHerkesin uyanık olduğu yerde enayiler kazanır. Herkesin enayi olduğu yerde uyanıklar kaybeder.
YanıtlaSilNe demiş atalarımız sen denize at balık bilmez ise Yaradan bilir... Ben kimsenin olmadığı sahnede sahnenin gerçek sahibine oynarsam hiç birşey boşa gitmiyor, aksine işimi müşterimi dizayn Eden O....
YanıtlaSilİnsanın istemediği yerde olabilmesi
YanıtlaSilİyi yetiştirmek sanırım burada gizlenmiş. Herkesin durduğu yerde devam edebilmek. Bitti denilen yerde şikayet etmeden devam edebilmek. Esnaflığın çok ötesinde bir yazı olmuş. Teşekkürler..
YanıtlaSilÖnemli olan hiç kimsenin olmadığı yerde olabilmek... Başarılı insanların sırrı burada . Kümsenin yapmadığını kimsenin olmadığı yerde yapması
YanıtlaSilşikayet çözüm becerisini hadım eder.
YanıtlaSilKendinden çok başkasını düşünen kişi anlık olarak kaybediyor gibi görünse de toplamda hep kâr eden olur.
YanıtlaSilMotivasyon yazısı gibi geldi ve ne iyi geldi. “Herkesin somurttuğu yerde tebessüm edebiliyor musun? Farkı açtın demek”
YanıtlaSilBugün bir konu hakkında aynı cümleyi duydum ve şans olmasa gerek :) teşekkür ederim yazınız için
Bollukta, müşteri varken, ilgi varken herkes çalışmak ister.. Kıtlıkta, ilgi yokken, müşteri yokken sen neler yapıyorsun? Gerçekten doğru yerden beklentili insan, doğru yeri ikna etmeye çalışan insan..kimse yokkende sadece doğru yerden övgü bekleyen insan..
YanıtlaSilMüşteriyi düşünmek.
YanıtlaSilTebessüm…
Müşteri yokken daha çok çalışmak…
Kilit açacak çok güzel detaylar anlatmışsınız.
Müthiş bir sır... İnsan müşterisi varken çalışmalı ama yokken daha çok çalışmalı. Gerçek seyirciye oynamalı oyununu... Ona gerçek sonucu verene... Evi temizlerken gözüken yerleri değil, gözükmeyen yerleri de temizleyenin bereketi... Patron varken değil, yokken daha çok çalışanın bereketi... Bunlar bereketin unutulan sırları...
YanıtlaSilHerkesin surat astığı yerde güleryüzlü olabilmek. Çok güzel bir strateji anlayana.
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı
YanıtlaSil