Ana içeriğe atla

Fragmandan Filme




Bembeyaz, simli, düz hatları olan, modern bir gelinliğin içinde duran Derya, aynada kendine baktı. Her şey olması gerektiği gibiydi. Tüm hazırlıklar son sürat devam ediyor, eksikler gideriliyor, yakınlara haber salınıyordu. Ama sanki bir şey tam değildi. Nişanlısına bakındı, onu göremeyince seslendi: Aaaaahhhhmeeeet. “Aşkım, güzel olmuş muyum?” Ahmet, denenen son 5 gelinlikte olduğu gibi: “Çok güzel olmuşsun aşkım” demek yerine bu sefer: “Bu bir başka oldu aşkım, diğerlerinden daha güzel oldu” dedi. Derya, gözlerini en yakın arkadaşı Buse’ye çevirdi. Gözlerindeki onaylayan bakışlar, onu çoktan ikna etmişti. Derya: “Tamam, bu olsun. Hadi, daha kınalık bakacağız. Bindallısı var bunun” dedi. 

Derya’ya göre her şey eksiksiz olmalıydı düğününde. O güne kadar gördüğü hiçbir düğün aksaklığını istemiyordu kendi düğününde. Hatta bunun için davetiyeye büyük puntolarla: “Düğünümüze çocuklar davetli değildir” yazdırmıştı. Uzun tüllere bayılmasına rağmen, aksaklıklara, kazalara sebep olmaması için gördüğü kocaman duvaktan da vazgeçmişti. Ama bu vazgeçiş, ödenen diğer bedeller karşısında devede kulak misaliydi. Son model beyaz eşya, en kalitelisi, en bozulmayanından, mobilyalar da özel yapım olmalıydı. Sonuçta bir kez evleniyordu insan. Düğün için özel araç hazırlanmıştı. Süslemeleri bile, Derya kendisi seçmişti. Anlayacağınız, Derya bu düğün hazırlıklarında ne bir aksaklık ne de bir bozukluk görmek istiyordu. Çünkü onun canını en çok sıkan şey, programın dışındaki aksaklıklardı. Hem insan ne diye plan yapar ki? Uymak için değil mi?



Arabanın koltuğuna geçti. Güneşliği indirdi. Tam makyajını kontrol edecekti ki gelinliğin tacının kafasında kaldığını fark etti. Çığlığı bastı. Ahmet aniden frene yüklendi “Ne oldu? Neyin var? Bir yerin mi sıkıştı? Kaza mı yaptık?” dedi. Tacım, Ahmet. Bende kalmış bu. Hayatım, kalsın. Ne olacak, zaten alacağız bu gelinliği “Olmaz Ahmet. Daha gelinlikçi bu taca tül bağlayacak”. Ahmet, geri dönüp gelinlikçiye tacı geri verdi. O sırada Buseyle kınalıklara göz gezdirdiler. Buse ne kadar çok çeşit gösterse de Derya beğenmiyordu. Kendi kendine: “Her şey oldu, bir de bu olsa, tamam” dedi. Halbuki, bunu çatal bıçak takımında söylemişti. Koltuk takımında, kırlentlerde, hatta Amerikan serviste, hep aynı cümleyi, ezberlercesine… Sahi, gerçekten bu da olsa tamam mı olacaktı? Yoksa sürekli dahası gelecek miydi, diye düşündü. “Günün yorgunluğundan bu dalgınlık” dedi. Neyse ki bu sefer tamam olmuştu. Çünkü girdiği ilk mağazada kınalığını seçip eve geçebildi. Geç te olsa başını yastığa koyunca planlarına geri döndü. En sevdiği şarkı çalarken, konseptten kiraladığı çelenkten geçerken nasıl bir fotoğraf pozu versem diye canlandırdı gözünün önünde. Ama bir eksik vardı. Hatta bir fazla: Her şey bembeyazdı. Salon, gelinlik, konseptin çelengi… Ama Ahmet’in siyah bir takımı vardı. Derin bir “öffff” çekti. “Bunu da değiştirsek olur” dedi yine.

 Bunları serpiştirerek veya bir düzene sokarak daha ne kadar devam edecekti acaba? Evet, belki düğünü geçirirdi ama geriye koca bir ömür vardı sonuçta. Aynı insanla, aynı evde yıllar geçmesi gerekiyordu. Bu yılların insanı üzmemesi için keyifli geçmesi gerçek bir ihtiyaç. Ama insan bunun yerine hep film şeridindeki karelere mi odaklanıyordu? Derya’nın fotoğraf sahnesi gibi... Bu fotoğraf sadece bir an. Hayatın geriye kalanı ise bir film. Bu anların birleşimi…

 


Derya’nın bu kadar çabası çekilecek birkaç fotoğraf için değildi ama o gün içindi. İnsanın da bir günü, film şeridindeki bir kare gibi...

Geriye kalan onlarca kare sadece bir kare için mi? Peki bu kare için bu kadar bedel ödemeye gerek var mı? Bu bedeli ödeyenlerin filmleri nasıl devam ediyor? Diğer karelerde de yüzü gülüyor mu yoksa? Ne kadar çok soru var? Ve hepsinin cevabı da ortak: İnsan bir anını cennete çevirmek için kalan anlarını bozuk para gibi harcıyor. 

Halbuki, bu filmin iyi bir film olması için tüm sahnelerin ortalama olması yeterli olurdu.

Görsel efektleri, aksiyon sahneleri, patlamaları tek bir sahneye doluşturmak filmin kalanını biraz sıkıcı yapar sonuçta. Ve koca filmi birkaç sahne için izlemiş oluruz. Bir fragmana sığacak bir hayat gibi. Neredeyse fragmanı izlemekle filmi izlemek aynı derece keyifli olurdu. Öyleyse gerçekten neye ihtiyacı var insanın? Tabii ki filmini keyifli yapmaya. Tüm insanların ihtiyacı olan şeye. Bazen ağladığı, bazen güldüğü ama sahnelerin sonunda, bunun bir film olduğunu ve biteceğini, bitse de keyif aldığı bir film olmasına ihtiyacı var.

 


Yorumlar

  1. AHMET YURTALAN7 Mart 2024 10:30

    Anda mutlu olmak yerine toplamda mutlu olmayı seçsek, mükemmelliyetçi olmak yerine elimizdeki olan imkanları en iyi şekilde değerlendirsek, beklentilerimizi düşürsek bu hayatta o zaman mutlu ve başarılı oluruz

    YanıtlaSil
  2. Ahmet Güneş7 Mart 2024 10:33

    Bu ablaların durumu zor. O bunu yaptı şu şunuda yapmıştı. Bunların sonu yok gibi hakkaten. Hayatın genelinde keyifli olmak daha mantıklı geliyor kulağa…
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. Hazan dizdar7 Mart 2024 10:35

    Keşke filmin devamı fragman gibi olsa
    Belki de fragmanını içinde öyle işaretler vardır ki onlar gerçekten fragmandır.

    Yani kızın bu kadar mükemmeliyetçi olması evliliğinde yaşayacağı problemlerin bir fragmanı olamaz mı?

    YanıtlaSil
  4. Evet gerçekten de Hayat bir film olsaydı gelin çok haklıydı🤔

    YanıtlaSil
  5. Çok hareketli, inişli çıkışlı filmler yorar insanı, anlık yüksek haz verse de. Daha sakin filmleri tercih ederim.

    YanıtlaSil
  6. Yeküne bakmaz insan hiç, andaki mutluluğu arar hep.. ah insanoğlu..

    YanıtlaSil
  7. Şu an yapıyor olduklarımı gözden geçirdim harbi çok doğru tabi bunun o şey bedel ödeme kısmı değil sıkıntılı olan kısmı sorun o şey olsunda vazgeçtiğimiz doğrularda

    YanıtlaSil
  8. Hayatta iz ve işaretleri okuyabilmek çok önemli. Bir fragman filmin geneline dair ipuçları verir. Gerçekten bu filmi izlemeye değer mi onu anlarız. Mesela bir günümüzü alalım oradaki olaylara verdiğimiz tepkileri değerlendirelim. Aslında bu bizim hayatımızın geneline dair bir ipucu verir.

    YanıtlaSil
  9. Belkide insan beklentisini düşürmeli. Mutlu olmanın insanın kendisiyle ilgili olduğunu düşünüyorum. Kimileri samanlığı seyran ederken, kimileri sarayı zindan edebiliyor…

    YanıtlaSil
  10. Günümüzde insanların düştüğü en büyük tuzaklardan biri, "insan hayatında bir kere evleniyor her şey mükemmel olmalı" demesi. O düğün için alınan krediler, yüksek masraflı eşyalar, insanları mutsuz yapmaya yetiyor. Çok güzel bir yazı olmuş, yaşayacağımız havalı bir an için yıllarımızı kredi borcu içinde geçirmek çok saçma.

    YanıtlaSil
  11. Abdullah Cerit7 Mart 2024 13:02

    İnsan var olduğu sahnenin tiyatro sahnesi olduğunu bir farkedebilse ve performansına göre karşılığını gerçek olan yaşama alanında alabileceğini yürekten inansa neler değişirdi hayatında? Öncesi ve sonrası ile.. Ne kadar kısa bir zaman için ne kadar uzun bir zamanı heba edebilme potansiyeline sahip olduğunu bir farkedebilseydi keşke. İnsan içinde yol aldığı otobüsü daimi yaşayacağı dünya sandı, halbuki otobüsteki hal ve hareketleri ineceği durağı belirleyecekti.

    YanıtlaSil
  12. Hem nütünde hem detayda başka nasıl güzel bir hayat olabilir ki. Andan keyif almadan toplamdanda keyif alamayız öyleyse

    YanıtlaSil
  13. Bizim yerli filmlerin çoğu da öyle değil mi? Şimdi anlaşıldı. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  14. Herşey tam ise bir yerde eksik var demektir... Ne yazık ki toplamın da baktığında beş para etmeyen şeyler anda bizim vazgeçilmezimiz oluyor... ve asıl kıymeti onlarda arıyoruz oysa ki sahnedeki araçların hepsi geçici kalıcı olan bizim sahne de verdiğimiz tepkilerimiz... farkındalık kazandıran güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  15. Hayatın içinden olmuş. Kaleminize sağlık. Deryayı kınarken kendi film karelerimizi unutmayalım😁

    YanıtlaSil
  16. Merve Aydınlar.. Ne garip bir dünya, kimi açlıktan ekmek alamıyorum diye ağlıyor, kimi savaşta annemi ailemi kaybettim diye, kimi gelinliğimin tacı bu olmasaydı keşke diye. Oysa, tüm istekler geçici. Hayat yalnızca bir sınav. Ve insan verdiği doğru cevaplar kadar üstün aslında. Elindeki değerli hazineler kadar değil.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. RAYİSE Aslan10 Mart 2024 15:09

      insanoğlu istek ve ihtiyaçlarını karıştırınca işte filmin fragmanı bile böyle oluyor.insan sınavda olduğunu unutunca neler olur? işte filmin adı bu.. hayattaki gerçek ihtiyaçlarımız neler....

      Sil
  17. Hayatta her şeyin hep tam olmasını mükemmel olmasını istiyoruz. Oysa en başta kendimizin eksik olduğunu unuttuk. Eksik olmak en büyük avantajımizmis meğerse

    YanıtlaSil
  18. İnsan değersiz şeylere çok bedel ödeyince gerçekten bedel ödemesi gereken yerde zayıf kalıyor maalesef. Halbuki filmin sonunda oyuncular konuşulur, dekor hatırlanmaz bile..

    YanıtlaSil
  19. Zavallı Ahmet.. Hayatının filmi bu fragman gibi geçecekse o kadar mükemmeliyetçiliğin içinden çıkan bir pürüzle çok üzülecekler demektir.. Oysa elindekiyle mutlu olmayı bilse insan ne kadar keyifli olur her kusur..

    YanıtlaSil
  20. Herşey tam ise bir yerde eksik var demektir... Ne yazık ki toplamın da baktığında beş para etmeyen şeyler anda bizim vazgeçilmezimiz oluyor... ve asıl kıymeti onlarda arıyoruz oysa ki sahnedeki araçların hepsi geçici kalıcı olan bizim sahne de verdiğimiz tepkilerimiz... farkındalık kazandıran güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  21. Abdurrahman tuna Keskiner10 Mart 2024 00:09

    hayatın bir anına çok bedel ödersek geri kalanları için dengeyi bozmuş oluyoruz.

    YanıtlaSil
  22. Anlık aşırı istekler ile mutlu olacığımızı sanarak yaşıyoruz. Sonrasında en küçücük bir problem bizim için her şeyi alt üst eder hale geliyor. Küçük problemlere büyük önemler verdiğimiz için büyük problemlerimizi kaçırıyoruz. Uzun bir filmi izledikten sonra "Saçma sapan bir filmdi", demek gibi...

    YanıtlaSil
  23. İnsan hayatındaki çabalarında, neyi tam etmeye çalışsa öyle olmayacağı apaçık belli... Belkide bir miktar eksiklik insanı diri tutar...

    YanıtlaSil
  24. İnsanın istekleri gündemini belirliyor... Doğru yönde isteklerini kanalize edenlerden oluruz umarım.

    YanıtlaSil
  25. Hayatı hep ortalamada yaşamak :) aşırılıklardan uzak… Bu hayattaki tüm sahnelerimizde iyilik ve güzellikle, ebedi hayatta da iyilik ve güzellik içinde olmak nasip olsun 🤍🤍🤍

    YanıtlaSil
  26. İnsan bu hayatta farkında olmadan hangi sahnelerde hangi rollere bürünüyor, inanılmaz…

    Bakış açılarını daha çevresel daha gerçekçi boyuta taşımadan şu zihinsel şablonlar ile ne kadar mutlu olabiliriz ki?

    Dilek

    YanıtlaSil
  27. İnsanın amacı şaştığında hayatın içerisindeki planların mutlu edeceğini zannediyor ama sonu yine hüsran oluyor.

    YanıtlaSil
  28. Hayatı eksikleri ile yaşayabilmek ve bundan keyif almayı becerebilmek gerek... Yoksa insanoğlu kusursuz bir canlı değil ve kusursuz bir an hazırlaması da pek de mümkün değil.. Zaten kusursuz olsun diye çekilen bunca çileye değer mi?

    YanıtlaSil
  29. "İnsan bir anını cennete çevirmek için kalan anlarını bozuk para gibi harcıyor." ne güzel ifade edilmiş. Anlık haz almak adına hayatımızın devamına önden tükettiğimiz keyiflerimizden dolayı acılar kalıyor ve evlilik başında hep sürtüşmeler sıkıntılar olur diyorlar. Aslında biraz da biz her şeyin en iyisini yaparsak mutlu olacağımız yanılgısı ile hareket etmemizden kaynaklanıyor. Değer mi peki?

    YanıtlaSil
  30. Bir adım onlarca adımı dizayn eder… Ya da onlarca adım, bir adımı…
    İkisi arasında gelir gider insan… kaleminize sağlık👏🏻

    YanıtlaSil
  31. Gerçeğe doğru gelen gelin :)

    YanıtlaSil
  32. İnsan an da mutluluk peşine koşarken, nasılda gerçek mutluluktan yoksun kalıyor.
    Bedellerinize sağlık 👏🏻

    YanıtlaSil
  33. İnsan ne kadar eksiksizi olsun dese de muhakkak o eksiklik aksaklık olarak karşısına çıkıyor

    YanıtlaSil
  34. Gelin hanım 'o an' için kendini haklı görüyor, 'o anı' yaşayan çoğu insan gibi. Bunlar olmazsa olmaz gözüyle bakılıyor..
    Halbuki daha önceden o yoldan geçenlere bir danışılsa 'o an'ı bombastik geçirebilmek için uğraş verenlerin çoğu ''cahildik yaptık öyle şeyler'' boyutunda bakıyorlar olaya.
    Deneyim transferi önemli birşey,hele ki sadece bir kez girilmeye niyet edilen bir yol varsa...

    YanıtlaSil
  35. Tülin Yalçın20 Mart 2024 13:39

    Hayatın içerisinde insanin herşeyin en iyisinin olması isteği, bir çok yanlış seçimlere sebep verebiliyor.

    YanıtlaSil
  36. İnsan bir anını cennete çevirmek için kalan anlarını bozuk para gibi harcıyor. Bu cümle gerçekten çok anlamlı olmuş... Kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil
  37. Nermin Yaman23 Mart 2024 16:29

    Okurken hep damada üzüldüm. Daha baştan gelin böyle davranırsa evlilikleri nasıl olur acaba?

    YanıtlaSil
  38. İnsan bir anını cennete çevirmek için kalan anlarını bozuk para gibi harcıyor...

    Kendinden eksiltiyor olmak, eksik olanı tamamlama çabasının oluyor olması, tam olmasından daha lezzetli tatlı bir keyif veriyor insana🍒

    YanıtlaSil
  39. İsteklerde bir odakta aşırılıkta olmak geri kalan konular karşılamakta ki tahammül ve sabrı ortadan kaldırabilir. Kısa bir an için hayatın tamamını riske atmamak gerekir...

    YanıtlaSil
  40. Füsun Binay29 Mart 2024 06:50

    "Geriye kalan onlarca kare sadece bir kare için mi? Peki bu kare için bu kadar bedel ödemeye gerek var mı? " demiş ya onlarca yılı tek bir kare için tüketen biz...

    YanıtlaSil
  41. Hayattan Keyif alsn ve hayata keyif veren olabilmek ne güzel🤗

    YanıtlaSil
  42. İnsan bir anlık keyf için bütün hayatını mutsuz geçirebiliyor. Çünkü artık hep daha fazlasını isteyecek fakat aynı tadı hiç bir zaman bulamıyacak. Elinize sağlık

    YanıtlaSil
  43. Güner Tozkoparan22 Nisan 2024 08:48

    Tüm sahneler geçiyor ve film bitiyor. Geçici olan sahneler filmin sonunu belirliyor. O yüzden çok takılma her şeyin ortalaması olsa da olur.

    YanıtlaSil
  44. Hayata ne kadar somutluk katarsak soyutluk okadar azalıyor. Maddi aldiklarimizla manevi olanların değerini yitiriyoruz.

    YanıtlaSil
  45. Doğru yerlerde bedel ödemek nasip olur inş'Allah.

    YanıtlaSil
  46. Dinçer Baştuğ26 Nisan 2024 08:58

    Yaşadığımız hayatta mükemmele ulaşmaya çalışmak insanların yaptığı büyük hatalardan bir tanesi. Eksik olsana elimizdeki onunla mutlu olabiliyorsak ne güzel.

    YanıtlaSil
  47. kendimizi birilerine hayran bıraktırmaya çalıştığımızda, o kişileri ve en kötüsü de kendimizi mutlu edemez oluyoruz kalan sahnelerimizde... kendimizi ve diğerlerini mutlu etmek için hep beklentiyi düşük tutmalı ve bir tık fazlasını yapmalı.

    YanıtlaSil
  48. Kıvamı kaçırıyoruz maalesef

    YanıtlaSil
  49. La arkadaş o fotoğraf yoktu 50 sene önce sanki düğünün farzlarindan.. ya senin verdiğin o görüntü ne olacak ..

    YanıtlaSil
  50. insan neden her zaman en iyiyi ister ki? begenilme istegi mi? peki kime begenilme istegi?

    YanıtlaSil
  51. Bu hayat sahnesinde bir karede değil toplamda iyi olmak gerekir

    YanıtlaSil
  52. Hep fragmana aldanıyoruz 😄

    YanıtlaSil
  53. Ne güzel bir yazı

    YanıtlaSil
  54. tabiki güzel olsun ister insan doğası gereği, ama işin doğası gereğide herşeyin kusursuz olmayacağını da bilmeli ve biraz oluruna bırakıp hayattaki olumsuzluklarında aslında olumlular kadar olabileceğini kabul etmeli.

    YanıtlaSil
  55. Bir hedefi olmalı insanın , amacı olmalı. Mutlu olmayı istemek onun zararına değil fakat insan anlık mutluluklara okadar çok odaklanıyor ki fark edemiyor.

    YanıtlaSil
  56. Ahmet'e üzüldüm. Derya'ya da dua ediyorum. İnsan tüketirken daha iyisi dediğinde. Baş edemeyeceği kadar fazlasıyla karşı karşıya kalıyor. Benim işimi hangisi görür kısmıyla ilgilenebilmek nasip olur inşALLAH

    YanıtlaSil
  57. Hayat film gibi değil, anlarla dolu. Önemli olan keyifli anlar anlaşılanbilir seviyede yaşamak, yoksa filme hep baştan başlıyor insan.

    YanıtlaSil
  58. Insan kendisi seciyor basda aciyi yada hazi yasamasi icin… insan zevkine göre yasadigi zaman mutlulugu cikar hayatinda.. insan anlik acilar cekiyorsa sürekli haz hakki alir. Anlik haz aliyorsa sürekli aci getirir hayata. Bazen secimlerimizi yaparken estetige göre mi faydaya göremi yapariz. Tabikide faydaya yönelik hersey estetik olursa her zaman gol yerim..

    YanıtlaSil
  59. Gerçek olan filmi sahte oyunlarla geçirdiiğimiz bir hayat, elinize sağlık

    YanıtlaSil
  60. Herşeyin en iyisi , en pahalısı , en güzeli derken sahnene bakıyorsun neleri kaybetmişsin. Hayattında herşeyde ortalama olacaksın. Başarı ve yönetim bu şekilde gelecektir

    YanıtlaSil
  61. İnsan çoğu zaman ana odaklanır ..
    Toplamaıda unutur

    YanıtlaSil
  62. “İnsanın da bir günü, film şeridindeki bir kare gibi... Geriye kalan onlarca kare sadece bir kare için mi?” Bu cümle aslında hayatımızı özetlemiyor mu? Gerçekten bazen tek bir kare için ne kadar saçmalıyoruz ya….

    YanıtlaSil
  63. İnsan ANI kaçırınca ASLI nasıl kaçırıyor..

    YanıtlaSil
  64. Herşey bu kadar mükemmel se geri kalan hüsran acı ayrılık tır malesef

    YanıtlaSil
  65. Eksik olmasın dedikçe eksik olur insan. Eksikliği kabul edenin tam olur herşeyi

    YanıtlaSil

Yorum Gönder