VER Kİ ALABİLESİN
Hayatta defalarca şahit olduğum bir şey var: Bazen birine yardım etmek ya da destek olmak konusunda tereddüt edersiniz. “Acaba yapmalı mıyım, yapmasam ne olur?” diye düşünürsünüz. İşte öyle bir an yaşadım.
Sabah iş için bir müşterinin evine gittim. Yaşlı bir çift yaşıyordu orada. Beyefendi, banyodaki su tesisatında bir sorun olduğunu söyledi. O sırada hanımefendi mutfakta kahvaltı hazırlıyordu. Bir yandan işimi yaparken, aralarındaki sohbet kulağıma çalındı.
Hanımefendi hafif bir sitemle, “Ah, keşke bir kahvaltı hazırlasan da ben de bu kadar yorulmasam,” dedi. Beyefendi ise biraz kırgın bir sesle, “Ben her gün aynı şeyi yapamam.” diye cevap verdi.
İşimi bitirip oradan ayrıldım ama o küçük an zihnimde takılı kaldı. Çiftin ilişkisini düşünmeden edemedim. Hayat, aslında böyle ufak tefek yardımlarla ve birbirimizin ihtiyaçlarını gidermekle daha kolay ve huzurlu olmaz mıydı? O sırada aklımdan şu geçti: Keşke beyefendi bir kez denese; belki eşinin mutluluğunu görünce, onun için ne kadar küçük bir çabanın ne büyük bir fark yarattığını anlayabilirdi.
Bu olay bana bir kez daha hatırlattı: Eğer karşımızdaki insana destek olmayı sürekli erteliyor ya da bencilce davranıyorsak, aslında kendi mutluluğumuzu baltalıyoruz. Çünkü karşı taraf zamanla yıpranıyor, küskünlükler birikiyor ve ilişkilerde görünmez duvarlar örülüyor. Bencillik, ilk başta “kendimizi korumak” gibi görünse de, uzun vadede hem bizi hem de sevdiklerimizi mutsuz ediyor. Bir kişi sürekli vermek zorunda kaldığında, içindeki bağ da yavaş yavaş kopuyor.
İnsanın doğasında başkalarına yardım ettiğinde kendini iyi hissetmek vardır. Birine destek olduğumuzda sadece onların yükünü hafifletmiş olmayız, aynı zamanda kendi iç huzurumuzu da güçlendiririz. Yaptığımız küçük bir iyilik, ilişkilerimizi onarabilir ve belki de hiç beklemediğimiz bir anda bize iyilikle geri döner. Tıpkı bir düğmeye bastığınızda lambanın yanması gibi, başkalarının hayatında yaktığınız ışık, sizin de yolunuzu aydınlatır.
Bir hafta sonra aynı çift tekrar beni aradı. Bu sefer hanımefendi, evdeki birkaç küçük işi de yapabilir miyim diye sordu. Elimden geleni yaptım, işleri toparladım. Tam çıkarken beyefendi yanıma geldi. Sessizce, “Geçen gün eşimle tartıştığımız kahvaltı meselesi vardı ya… O akşam düşündüm ve ertesi sabah bir kez de ben kahvaltıyı hazırladım,” dedi. Yüzünde küçük bir tebessüm vardı. “Eşimi çok mutlu etti, ben de onun sevincini görünce fark ettim ki aslında böyle küçük şeyler hiç de zor değilmiş.”
O anda anladım ki, bazen ihtiyaç gideren sadece bir musluğu tamir eden bir usta değil, ilişkiye enerji katan küçük bir davranış da olabilir. Hayatta herkesin birbirine verebileceği bir şeyler mutlaka vardır. Kimisi maddi destek sağlar, kimisi manevi güç. Ancak unutmamalıyız ki, ilişkilerin temelini oluşturan asıl şey, küçük ama anlamlı katkılardır.
Birine yardım etmek, sadece onların yükünü hafifletmek değildir. Aynı zamanda hayatlarımız arasında bir köprü kurmaktır. Bu köprü, güvenle, sevgiyle ve anlayışla inşa edilir. Bencilce davranışlar bizi bu köprüden uzaklaştırır, yalnızlaştırır ve en çok kendimize zarar verir. Küçük bir yardım, bir jest ya da basit bir “ben yaparım” cümlesi, bir ilişkiyi yeniden canlandırabilir.
Unutmayın, sevdiklerimizin ihtiyaçlarını karşılamak sadece onların hayatını kolaylaştırmaz; bizim hayatımıza da anlam katar. Hayat, başkalarına ışık olduğumuzda daha parlak görünür. Çünkü verdiğiniz her iyilik, gün gelir size katlanarak döner. Hayatta mutluluğu bulmanın en kısa yolu, başkalarına mutluluk verebilmektir.

İnsan kendisinin konforunu düşündüğü gibi karşısındaki insanında düşündüğünde başka bir boyut. Gerçekten huzurun olduğu yer.
YanıtlaSilBen-cil değil Sen-cil yaşayabilmek zor ve kıtmetli olan
Silİnsan bencilliğini kırıp başkalarına yardım etmeye başladığında herşey daha farklı olmaya başlar. Bizler mutluluğun sırrını arıyorsak işte burada.
YanıtlaSilİhtiyacı farketmek ve bu doğrultuda işe başlamak kadar kıymetli bir şey yok bu hayatta.
YanıtlaSilFark var, iki seçim arasında kocaman bir fark var. İhtiyaç görebilmek yada sırtını dönüp gitmek. İki farklı yöne giden iki farklı insan gibi. Kocaman ama kocaman bir fark var. Cezanın şarkısında söylediği gibi iki seçim arasında "kocaman bir fark var"
YanıtlaSilİnsan hayatında ki insanları paylaşırken karşısıdaki mutlu olduğuda kedisinide mutlu olduğunu anladığda ozaman kaşızındakin ihtiyacını görüyor
YanıtlaSil' Ben' denilen yer senin öyküsüne devamı kolaylaştırmak için değilse, getireceği anlık çıkara uygun bir keyif toplamda zarar olacak. İnsanların birbirine muhtaç olması nefsin kabul edemeyeceği başında girmesi zor ama sonradan keyif veren mod yükselten gizli bir kapı gibi..
YanıtlaSilİstemesek de başkasının istediği bir şeyi jest olarak yaptığımız da onun işin değerli olmaya başlıyoruz. Bu ise aramızdaki bağı kuvvetlendirmek için iyi bir yöntem oluyor.
YanıtlaSilBirine bir iyilik yaptığımızda aslında kendimize 10 iyilik yapmış gibi oluyoruz hatta belki daha da fazla, o yüzden inan başkalarına yardım ederek aslında kendine çok yardım etmiş oluyor
YanıtlaSilİnsanı insan yapan, değerleri paylaşıp bencillik boyutundan çıkmasıdır.
YanıtlaSilYazıdan sonra birini nasıl mutlu edebilirim diye düşünmeye başladım :)
YanıtlaSil"Hayatlarımızın arasında köprü kurmak" ne güzel bir ifade... :)
Demek ki insanın mutluluğu başkasının mutluluğuna saklanmış :)
YanıtlaSilYöntem şu o o zaman ; et mutlu , ol mutlu böylelikle herkes mutlu :) ;)
Süper aynen . mutluluğun kaynağı sensin aslında , ama hep başkayerlerde arıyoruzmaalesef.
SilAynen :)
SilHayatın işleyişi kusursuz ne yaparsa insan kendine yapmış oluyor.
YanıtlaSil"Verki alabilesin" ne kadar güzel bir başlık olmuş. Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilBencil olup kazanan, başkasının hayrı için çalışıp kaybeden görülmedi. Öyleyse insan neden hep kaybedeceği seçeneği seçer ki?
YanıtlaSilFarkındalık uyandıran bir yazı olmuş tebrikler
YanıtlaSil‘’Birine yardım etmek, sadece onların yükünü hafifletmek değildir. Aynı zamanda hayatlarımız arasında bir köprü kurmaktır.’’
YanıtlaSilBaşkalarının hayatına mutluluk kalabilmek için yapılan küçük yardımlar mutlaka ama mutlaka bir gün bize geri döner ancak araya belli bir süre koyar hayat . İşte buda insanoğlunun en büyük sınavıdır . İyilik yada kötülük yapma konusunda.
YanıtlaSil" İnsanın doğasında başkalarına yardım ettiğinde kendini iyi hissetmek vardır. Birine destek olduğumuzda sadece onların yükünü hafifletmiş olmayız, aynı zamanda kendi iç huzurumuzu da güçlendiririz. Yaptığımız küçük bir iyilik, ilişkilerimizi onarabilir ve belki de hiç beklemediğimiz bir anda bize iyilikle geri döner. Tıpkı bir düğmeye bastığınızda lambanın yanması gibi, başkalarının hayatında yaktığınız ışık, sizin de yolunuzu aydınlatır."
YanıtlaSilNe kadar güzel bir paragraftır ki tekrar tekrar okuttur kendisini.
Yaşadığımız bu kaos hayatlarda iç huzuru bulmak insanların için tesadüf gibi geliyor ama formülünü vermiş burada.
Günümüzde herkes bencilliği tercih ediyor. Kendi ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağını düşünüyor. Bireysel hedefleri var. Bu şekilde nasıl aile olabiliriz ki?
YanıtlaSilZaten başkalarına mutluluk veremeyen nasıl mutlu olabilir ki?
YanıtlaSilEn etkilendiğim yazılardan biri oldu... İki tane kilit cümle var benim için bu yazıda...
YanıtlaSil1. Bencillik insana kendini korumak gibi gösterilir...
2. Mutluluğu bulabilmenin en kısa yolu başkalarına mutluluk verebilmektir...
İnsan bir bilse yaptıgı küçük bir iyilik karsısında ki insan için nice kapılar aralıyor . Bilinç açıklıgıyla görebilenlerden olmak üzere...
YanıtlaSilİyilik yapmak insanın önce kendisini iyileştirir. Bu konuda çalışmalar var. Kim ne yapıyorsa kendine ediyor. Ne garip..
YanıtlaSilinsan baskalarinin hayatini kolaylastirdikca kendi hayati kolaylasiyor aslinda
YanıtlaSilYani "ben" yerine "sen" diyebildiğimizde dışarıdan beklediğimiz o mutluluğu kendimiz mi inşa ediyoruz :)
YanıtlaSilAdam tamirciyi psikolojik danışman yada dert ortağı olarak kullanmış... Way arkadaş..
YanıtlaSilyük olan değil yük alan olduğumuzda bu hayatta hem daha sevimli hem daha sempatik olursunuz aynı zamanda etrafınıza enerji saçarsınız.
YanıtlaSilSon cümle güzel ama hep ben veriyorsam karşımdaki vermiyorsa nolcak peki?? İnsanın da hevesi bir yere kadar oluyor
YanıtlaSilHayat başkalarının ihtiyaçlarını görünce daha çok parlar, çok güzel bir betimleme, ihtiyacım için yardıma muhtacım
YanıtlaSil"Hayat başkalarına ışık olduğumuzda daha parlak görünür."
YanıtlaSilOn numara beş yıldız...
Mutlu et ki mutlu ol :)
YanıtlaSilİnsanoğlu öncelikle kendi mutluluğunu düşünüyor. Başkalarını mutlu ederek kendilerininde mutlu olacaklarını düşünemiyorlar. Ya da düşünmek istemiyorlar.
YanıtlaSilHayat, başkalarına ışık olduğumuzda daha parlak görünür. Ve Bizim yolumuz daha aydınlık olur
YanıtlaSilO halde insan zaman zaman bütün ilişkilerini düşünmelidir, ve buna göre yeniden değerlendirelim.
YanıtlaSilHayatimda bircok böyle örnekler yasadim heleki inşaat sektöründe oldugum icin.. ya insanlari gercekten mutlu etmek ne kadar güzel birsey. Onlarin mutlulugu göze yansidigi zaman icim rahatliyor gibi.. ama sonrasinda buda kendi aileme yansiyor onlarinda mutlulugu artiyor cünkü kapidan girdigimde mutluluk yüzünde olunca bu aileyede yansir yanindaki cevrenede. Hep yaninda olmak isterler.. biliyorlarki yardim sever oldugunu onlarda sana yardimci olmaya caliyorlar..
YanıtlaSilHerkes böyla davransa hayat ne güzel olurdu
YanıtlaSilVerdiğin senindir.. bu çok yere giden çok anlamlı bir söz
YanıtlaSilÇok kardeşli bi ailede hepsi kız olsa en küçükleri erkek olsa o erkeğin durumu ne olur :)
YanıtlaSil