Ana içeriğe atla

ÜMİT, KAHIR VE BEDEL

 

İnsan hala nefes alıyor mu?

O zaman kendinden ümidi kesmemeli. Hayat onu elemeden kendinden ümidi kesen insan daha bu dünyada kendi cehennemini başlatır. Çünkü ümidin kalmaması ile gelen acıdır, kahır. Kahır bu dünyada insana verilmiş bir his değildir. O, bu dünyaya ait değildir. Ama insan bu dünyada onu sahiplenir.

İflas eder kahırlanır.

Yakınını kaybeder kahırlanır.

Malına zarar gelir kahırlanır.

Eşinden boşanır kahırlanır.

Halbuki bu dünyada nefes çıkmamışken her kahırlanma aslında bilinç verilmemiş bir aşırılık göstergesi. Duyguların aşırılıkta negatif hâkimiyet kurup alınan kararları o an ve daha sonra olumsuz etkileyen kara bir alandır kahırlanma. Bu dünyada kahırlananın aslında sürecini bu dünyadan ibaret sanması, dünyada kalıcı olacağına dair sahte bir inançsal belirteçtir. Çünkü zamanın akıp geçtiği, her şeyin geçici olduğu bir dönemde insan niye kahırlanır? Her şey insana sadece bir emanetken insan neden çözümü tükenmiş gibi davranır?

Kahır bu dünyaya ait bir his değildir. Kimde kahır var ise o gerçek kahrı görmemiş, ümidin kıymetini bilememiştir. Bu açık gerçeği anlaması için ise hayatında bedellerini ümidini koruyacak şekilde fayda veren bir amaç ve hedefe doğru arttırması gerekir.

Bedel ödeyen insan zorlanır, canı yanar ama ödedikçe bedelini de sever. Hele ki o bedeli kendisine fayda veriyorsa, onu dününe göre daha iyi yapıyorsa… O yüzden kahır, bedelini yanlış amaç doğrultusunda koyan yada hayatta bedeli az olan, sonuca odaklı yaşayan, anlık hazlarla beslenen , hayattan şikayet etme potansiyeli yüksek olan kişinin ahvalinde olur. Ki o kahır da kahır değildir, sahte bir seçimdir. Çünkü gerçek kahır bu dünyada değildir!

Bir insanın sürecinde hayatta iken olumsuz sonuçla karşılaşması onun tüm hayatı boyunca başarısız olacağı anlamına gelmez ama insan böyle tepki verebilir, elde ettiği birkaç olumsuz sonuç ile kendisini başarısız görüp hayattan ümidini kesebilir. Halbuki hayat insana tüm sonuçları lehinde verir. Dolaysı ile bedellerini ödedikten sonra bir sonuca isteyip de ulaşamaması da isteyip de ulaşması da insanın lehinedir. Çünkü hayat insanın daima lehinedir.


Piyango çıktığında çok sevinen insan bedelsiz edindiği para ile asla mutlu bir yuva kuramazken, imkanını helal kazanç ile sağlayan bedelleri yüksek bir çalışan imkanını kullanmayarak sürekli bir haz döngüsü içinde kalmayı becerebilir.

İnsan ümidini korur ise hatalarından, olumsuz sonuçlarından duyacağı pişmanlık bile onun lehinedir. Ama insan çabuk ister, hayrı da şerri de ve hayat ise hesabı çabuk görür. Yine can çıkmadan, son nefes olmadan insanın lehine sonuç verir ama insanların çoğu bunu bilmez.

İnsanoğlu iflas da edebilir, boşanadabilir, bir yakınını da aniden kaybedebilir, malına da zarar gelebilir. Hepsi sahne performansının bir parçasıdır aslında. Mesele tepkileri doğru ayarlayabilir misin diye bakar hayat aslında?

Çünkü iflas eden tekrardan bedel ödeyerek refah seviyesini toparlayabilir, boşanan evlenebilir, yakınını kaybeden ölen için güzel dileklerde bulunup onu anarken bir yandan hayatına şükürle iyiliklerle devam edebilir, malına zarar gelen o malı veya benzerini bedeli için gereken performansı öderse mutlaka ona yine geçici ama sahip olabilir.

Bedelini ödemeye hazır, bedelini seven, hayatın verdiği aklı ve duyguları dengede, kıvamında kullanan insanın bu hayatta iken ümidini kesmek için sebebi yoktur. Dünyada olan sadece döngülerdir, biri biter, biri başlar. Gerçekten bitiş, insanın son nefesinde olur. İşte tüm çaba o nefesin ardından gelecek ahval için olmalıdır. Bu yüzden insan bu hayatta ümidini istese de istemese de korumak zorundadır.

Doğru hedeflere yönelik nice ümit ve bedel dolu döngülere …





Yorumlar

  1. İnsanın hayat mücadelesi hiç bitmiyor, bir mücadele bitiyor diğeri başlıyor. Zaten insanı hayatta güçlü yapand abu mücadeleleri değil mi?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle öyle, insan mücadele ettikçe güçlenen bir canlı.

      Sil
    2. evet öyle ama her insan aynı mücadeleyi göstermiyor. geçmişinde bir zorluk olmadıysa kolay pes eden birisi oluveriyor. günümüzde gençlerin tamamı neredeyse hep bu şekilde...

      nasıl düzelteceğiz bilemiyorum

      Sil
  2. "Hayat daima insanın lehinedir" Çoğu zaman unuttuğumuz bir gerçek. Olumsuz bir sonuçla karşılaşınca neden hemen umutsuzluğa kapılıyoruz? Halbuki daha önce de olumsuz şeyler olmuştu ve hayatımıza devam ettik. Anlık düşündüğümüzde olayları doğru değerlendirenmiyoruz demek ki.

    YanıtlaSil
  3. Dinçer Baştuğ15 Temmuz 2024 10:45

    Ümidini kaybedecek bir çok insana hayat suyu olabilecek güzel bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  4. ümitsizlik yani kahır bu dünyanın meselesi değildir ve hayat seni elemeden sen kendini eleme.... elinizi sağlık

    YanıtlaSil
  5. Hayatta bize verilen her problem aslında güclenmemiz ve bazı kendimizdeki eksikleri farketmek için gelir. Ancak bu problemi dışarıdakilerden yani dış dünya sebep olduğuna inanarak dış dünyayı suçlayarak problem daha da büyüyebiliyor. Büyüdükçe Çözum bulamakta zorlanıyor işte ordaki
    girifleştirdigimiz problemi çözemedikce ümitsizliğe kapiliyor ve kahırlanıyoruz...
    Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  6. Gerçekten ümit verici, motivasyon arttırıcı bir yazı olmuş. Etkilendim

    YanıtlaSil
  7. Çıkış yoluna fener tutulan bi yazı;)

    YanıtlaSil
  8. Ümit insanın uçurumdayken tutunacağı ipi, dalı, yoldaşı gerçekten de. İnsan aklını ve duygularını doğru oranda, doğru kıvamda kullanamadığı, kullanmadığını farketmediği zamanlarda ümidine tutunamıyor, ümitsizliğe düşebiliyor sadece. O hâlde insanın ümidine sarılabilmesi, ümitle bedel ödeyerek yol alabilmesi için, belki de öncelikle aklını ve duygularını, depresif duygu durumunun girdabından hemence çekip alıp, hayatına doğru ve net bir şekilde emin adımlarla devam etmesi gerekiyor.
    Faydalı ve insanı ümidiyle daha yakından buluşturan bu güzel yazı için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  9. Evet hayatta inişlerde var çıkışlarda var gerçekten. İniş dönemlerimizde ümit kaybedenlerden olmamak dileğiyle...

    YanıtlaSil
  10. İnsanın kendisine yaptığı ne büyük zulüm aslında… hep ümitlenmesi gereken problemleri varken insan kendisine yazık ediyor… Kim ki şikayeti bırakıp ümit var bir hayat sürerse o kişi bir adım daha yaklaşır gerçek mutluluğa.. Ne güzel ifade edilmiş bir yazı… Teşekkürler

    YanıtlaSil
  11. Hayat bitene kadar son dönemeçler bitmez....

    YanıtlaSil
  12. Anlık yaşadığımız şeyler hayatında aleyhine gözükebilir ancak toplama baktığımız zaman geçmişte yaşadığımız üzücü olaylar birçoğuna ödediğimiz bedellerin çoğundan memnunum hayat insanın lehine dir

    YanıtlaSil
  13. Bedel ödemek istemeyen bu dünyada sonrasında da kahrını yaşıyor.

    YanıtlaSil
  14. İnsanın ümidi herşey. Çok doğru tespitler. Kaleminize sağlık

    YanıtlaSil
  15. Allah kulunun lehindedir,
    Biz ne kadar bunu kavrayamasak da.
    Mesele şu,
    Sen ne kadar kendi lehindesin?

    YanıtlaSil
  16. Insanin genel egilimlerden biri; sinavi olmayan konulari kendisine sinav edinmek…

    YanıtlaSil
  17. Çok güzel bir yazı kaleminize sağlık…

    YanıtlaSil
  18. İşler eninde sonunda bedele varıyormuş yine onu anladım... Bedelin olmadığı yerde kaybettiğinde insan kahır duyuyor. Mesele o zaman bedeli arttırmak ve ümit vari olmak. Kaleminize sağlık...

    YanıtlaSil
  19. Güzel yazılmış bir yazıyı hakkını vererek okuduğumuzda, genelde iki şey olur. Ya bir aydınlanma yaşanır, feyz alınır ve biraz da sarsarak bize kendimizi hatırlatır ya da içimizde birebir karşılığını bulur, farklı yoldan geldiğimiz aynı sonucu onaylar, bunu yapabilenlerden olduğumuz için bizi onurlandırır. Bu yazı beni onayladığı ve onurlandırdığı için yazana şükranlarımı sunarım.

    YanıtlaSil
  20. ne pişmanlığını kaybet ne ümidini yitir, ikisinin arasında bir hayat.. zor ama lezzetli..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsanın diri tutan, ümit ile korku arasında olması değil midir?

      Sil
  21. İnsanoğlu kahırlanmak ve şikayet etmek yerine hatalarını düzeltmek için bedel ödediğinde mücadele gücü artıyor ve düştüğü yerden daha az hasarla kalkıyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şikayet farkında olmadan çoğumuzun yaptı hata. Bizi hayata karşı mücadelede güçsüz bırakıyor maalesef.

      Sil
  22. Umudun yok olması , ümidin kalmaması ve sonrasında kahır çekmek. İnsanoğlu yaşadığı süre içerisinde ödeyeceği bedeller ve RABBine tevekkül etmesi ile , insandan değil sadece ALLAH'tan beklenti içine girdiğinde bu dünya başka bir hal alıyor.

    YanıtlaSil
  23. Ümit var olmak bu hayatın bize verdiği en güzel hediyelerden.

    YanıtlaSil
  24. Hayattaysak hala umut var demektir. Elinize sağlık..

    YanıtlaSil
  25. Nefes aldığın müddetçe bedelini ödemeye devam et. RABbimden ümit kesilmez.

    YanıtlaSil
  26. Kahır.. bu dunyaya ait bir his degildir. Hic boyle dusunmemistim. Gercekten oyle.. bu dunyada kendimizi unutuyoruz, hic olmeyecekmis gibi hareket ediyoruz. Kahır da sanki hic olmeyecekmis gibi yasayanlarin hissettigi duygu gibi

    YanıtlaSil
  27. Kahır, ümit ve bedel ilişkisini ne güzel ifade edilmiş. Bu dünyada heplik ve hiçlik olmadığı gibi ümitsizliğe düşmemek gerekir. O yüzden bu dünyaya ait olmayan kahrı öne çekmek yerine neler yapmamız gerektiğini çok iyi deşifre etmiş bu yazı. Ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  28. İbrahim yıldız30 Temmuz 2024 21:48

    Eveeet neydi konu KAHIR
    Epistosu (kurtulma ümidinin olmaması) gerçekte ümidi olmayan kim, ŞEYTAN .kahredilmiş, kovulmuş,lanetlenmiş,bunu en iyi bilende tabiki şeytan.bizede sürekli bu duyguyu telkin ediyor.dünyada olmamasına rağmen. kitapta ne diyor ümitsizliğe düşme dua et diyor,yani dua sadece el açıp yalvarmak degil,doğru yolda bedel ödemek en büyük dua dır. Bedelsiz dua kabul olmuyor, doğru bedellerin duaların kabul mercii zaten belli, bunları yapanların da kahırlanmaya zaten vakitleri yok.

    YanıtlaSil
  29. İnsan bazen bu hayatta kendine kolayca zulmediyor, kendine zulmetmede aşırı olanın karar verirken kararlarındaki objektifliğe adalete güvenmek de zor

    YanıtlaSil
  30. Simdi daha iyi anlasiliyor, hayat bizi elemeden biz kendimizi elemeyelim, bedeli neyse zarara girsekde bedeli ödememiz lazim net olup. Iste gercekten bu ücgeni anlamak cok kolaylik sagladi 🙏

    YanıtlaSil
  31. Muhammed Yalçın12 Eylül 2024 21:03

    Maalesef hayatın geçiciliğini hayat hengamesinde unutuyor ve herşey sonsuz gibi yaşıyoruz. Keşke keşkeler olmasaydı

    YanıtlaSil
  32. Ümit dar kapıların anahtarıdır.
    Ümit zor günlerin Bismillahıdır
    Ümit şafak vakti yola koyulmanın geceden kalbe düşen niyetidir

    YanıtlaSil

Yorum Gönder